Takdim Yerine
İslâm dünyası özellikle son 3-4 asırdır hem iktisadî, içtimai ve siyasî alanda hem de ahlakî ve dinî alanda ciddi krizler yaşamaktadır. İçine düştüğü veya düşürüldüğü bu derin krizden çıkmaya, yolunu ve yönünü bulmaya çalışıyor. Yüzleşmek ve çözmek zorunda olduğu yığınla problem var. Tekrar belini doğrultarak eski ihtişamlı günlerine geri dönmek istese de bunu nasıl yapacağını bilmiyor. Karşı karşıya kaldığı problemlerin nasıl çözüleceğine dair ciddi bir kafa karışıklığı söz konusu. Değişen dünya şartlarına ayak uydurmak, çağın birikimine vâkıf olmak, çağıyla hesaplaşmak zorunda olsa da henüz bunun nasıl yapılacağına dair sağlam bir yol haritasına sahip değil. Daha da acısı Müslümanlığın dertleriyle dertlenen, bütün bu problemlere kafa yoran, onlar için reçeteler sunan yeterli entelektüel kadrosu yok.
Sadece İslâm dünyası değil, topyekûn insanlık âlemi bugün iç içe krizler yaşamaktadır. İnsanlığın bugününü ve yarınını tehdit eden yığınla problem var. Her ne kadar modern dönemde insanlık ilim, fen ve teknoloji alanında önemli mesafeler kat etse, insanlığa daha rahat ve müreffeh bir hayat sunsa da ferdî, ailevî ve toplumsal hayatta baş etmek zorunda olduğu oldukça derin krizler bulunmaktadır. Gençlik genel olarak anlam ve amaçtan yoksun bir hayat yaşıyor. Niceleri stres ve depresyona yenik düşmüş durumda. Ahlakî yozlaşma ve ailevî çözülme insanlığın ortak problemi hâline geldi. Zararlı alışkanlıklar her geçen gün insanlığı, hususiyle de gençliği esir alıyor. Çoğulculuğun hâkim olduğu bir çağda toplumsal uyum ve ahengi sağlamak her zamankinden daha zor. Bu yüzden en küçük daireden en büyük daireye kadar derin çatışmalar yaşanıyor. Dolayısıyla insanlığın her zamankinden daha çok, iç içe yaşadığı derin problemlerine çözüm üretecek; elinden tutup kendisine doğru yolu gösterecek gerçek rehberlere ihtiyacı var.
İşte elinizde tuttuğunuz kitabın müellifi Muhterem Fethullah Gülen Hocaefendi, uzun yıllardır ortaya koyduğu yazılı ve sözlü eserleriyle hem Müslümanlara yeni bir dirilişin yollarını gösteriyor hem de insanlığın karşı karşıya olduğu problemlere gerçekçi çözümler sunuyor. Onun seksen civarındaki kitabını bir yana bırakacak olursak, sadece bu eseri dikkatle okuyan biri bile hem bütün insanlığın dertleriyle inleyen yüce bir gönülle hem de bu dertlere deva olabilecek oldukça mukni ve makul fikirler üreten cins bir dimağla karşı karşıya olduğunu görecek, hissedecektir.
Kitaptaki makaleler, Hocaefendi’nin farklı zamanlarda yaptığı sohbetlerden oluşsa da bütün makaleler aynı amaca yöneliktir. Onun amacı ne edebi ve hamasi yazılarla okuyucu etkilemektir ne felsefi teoriler geliştirmektir ne ütopyalar yazmaktır ne de realitelerden kopuk akademik eserler vücuda getirmektir. Bilakis müellif, ömrünün ilk yıllarından itibaren kendisi için, kendi zevkleri için yaşamayı âdeta kendisine haram kılmış ve çağın sorunlarıyla baş etmekten yorulan ve bunalan insanlığa hep nefes aldırmaya çalışmıştır. Denizin derinliklerine dalıp inci ve mercan çıkaran bir dalgıç misali, Kur’an ve Sünnet’in derinliklerine dalmış ve oradan çıkardığı hakikatlerle insanlığın bugünkü problemlerine çözümler sunmuştur. Elinizde tuttuğunuz Kırık Testi serisinin on dokuzuncu kitabı olan Işık Karanlığı Boğarken bunun örnekleriyle doludur.
Kitapta yer alan ve her biri ayrı bir yaraya çeşitli tedaviler öneren 42 makalenin hepsini burada tek tek tanıtarak okuyucuyu daha fazla meşgul etmek istemiyor ve onu oldukça zengin, renkli ve derin bir içeriğe sahip olan eserle baş başa bırakıyoruz. Kitabın müellifine de Cenab-ı Hak’tan sağlık, sıhhat ve afiyet içerisinde uzun ömürler diliyor ve en zor dönemlerde eşsiz fikirleriyle yolumuzu aydınlattığı için kendisine gönül dolusu şükranlarımızı arz ediyoruz.
Süreyya Yayınları